İlk çıktığı günden beri Raspberry Pi, hacker ve maker’ların en gözde tek kart bilgisayarı (single board computer) oldu. Bu konuda en önemli etken şüphesiz ki uygun fiyatıydı. Raspberry Pi, daha önce piyasada var olan rakiplerinden daha farklı birşey sunmamaktaydı, fakat Raspberry Pi Derneği’nin insanları bilgisayar bilimlerine teşvik etme amacı gütmesi sebebiyle neredeyse maliyet fiyatına satıldı. Derneğin amacı çok basitti: insanları ekonomik olarak zorlamadan bir bilgisayar sahibi yaparak bu alanda meraklı nesiller yetiştirmek. Böylelikle imkanı olmayan okullarda bile bilgisayar laboratuarlarının kurulmasına bile vesile oldu.
Üzerinde düşündüğünüz zaman, kredi kartı boyunda bir devre kartının neredeyse masaüstü bilgisayarlarımızla aynı işlevde kullanılabilmesi büyük ihtimalle çoğumuzun aklını başından almıştır. Ama hepimiz biliyoruz ki bir bilgisayar sadece “kasa”dan oluşmamakta. Bir bilgisayarın “bilgisayar” olabilmesi için en azından klavye, fare ve ekrana ihtiyacımız var. Ayrıca hangimiz internet bağlantısı olmayan bir bilgisayar kullanmak ister ki? İnternet bağlantısı için bir Ethernet kablosu veya kablosuz ağ adaptörü kullanmamız gerekli. Bu maliyetleri göz önüne aldığımızda elbette bir PC kadar olmasa da, yine de kartın fiyatını aşan bir harcama söz konusu.
Diyebilirsiniz ki, zaten Raspberry Pi’den PC işlevselliği beklemiyorum, alıp x projemde kullanmak niyetindeyim. Hatırlatırım ki, bu bilgisayarın çıkış amacı, “proje” yapabilecek bilgiye sahip olmayan insanlara bu konuları sevdirmek. İlk çıkan Raspberry Pi modelinde (Model B) yanlızca 2 adet USB portu mevcuttu. Raspberry Pi bu durumun farkına varmış olacak ki, daha sonra çıkan Model B+ ve Pi2 modellerinde USB sayısını 4’e çıkarttı ve GPIO sayısını arttırdı.
En son çıkan Raspberry Pi Zero’yu ele alırsak, kart üzerinde 2 adet mikro USB port bulunmakta. Bunlardan birisi sadece kartı beslemek için kullanılan güç kaynağına ayrılmış durumda. Diğer portu da standart USB cihazlar ile kullanmak istemeniz halinde, bir USB-OTG kablosu temin etmeniz gerekiyor. Ayrıca kart üzerinde iki adet görüntü çıkışı bulunmakta: mini-HDMI ve kompozit. Kompozit video için bağlantılar hazır, fakat herhangi bir konektör kart üzerinde mevcut değil. Aynı şekilde mini-HDMI portunu kullanmak istediğinizde mini-HDMI <-> HDMI dönüştürücü temin etmelisiniz. İnternet bağlantısı da kullanmak istemeniz halinde ihtiyaç listenize USB-OTG kablosu, USB hub (çoklayıcı) ve WiFi yada Ethernet adaptörü eklenmiş oluyor. Hepsinden öte, maker ve hacker’ların projelerinde kullanabilmesi için gerekli GPIO bağlantıları bile kart üzerinde lehimli değil.
Ayrıca Pi Zero modelinde, Model B’de kullanılan Broadcom BCM2835 çipi yer alıyor. Bu çip ARMv6 mimarili tek çekirdekli bir işlemciye sahip. Raspbian işletim sistemi geriye dönük uyumlu olsa da, Pi Zero ile ARMv7 4 çekirdek işlemcili Raspberry Pi 2 ile aynı performansta çalışmayacağı kesin.
Uzun lafın kısası, Pi Zero modeli, $5 gibi iddialı bir fiyata satılıyor olsa bile, en temel fonksiyonda kullanmak için bile en azından $20 civarında bir harcama yapmanız gerekli. Benim şahsi görüşüm, eğer daha önce hiç Raspberry Pi ile uğraşmamış birisiyseniz, Pi Zero sizin için çok şey vaad etmemekte. Raspberry Pi B+ veya Pi 2 gibi güncel modeller ile bu dünyaya adım atmanız, hem sizin için daha kolay olacak hem de Pi Zero kullanmanız durumunda önünüze çıkacak engeller sizin hevesinizi kırmamış olacaktır.
Üretmekten korkmayın!